9 Haziran 2021’de Netflix’te izlenebilir olan Awake bilimkurgu, gerilim, dram filmi. Yönetmen Mark Raso, senaryoyu ise yine Raso, Joseph Raso ile birlikte yazmış. Başrollerde Gina Rodriguez, Ariana Greenblatt, Lucius Hoyo. Anne ve kızı ile oğlunun başından geçenler anlatılıyor.
Yıkıcı bir küresel felaketin ardından tüm elektronik cihazlar devre dışı kalıyor. Yaşananların felakete dönmesinin asıl nedeni ise insanların bir daha uyuyamaması. Sorunlu bir geçmişe sahip olan eski asker Jill, meydana gelen bu korkunç durumu düzeltebilecek bir anahtara sahip olan tek kişi. Genç kadın, dünyayı kurtarmaya çalışırken, kendi akıl sağlığını kaybetme ihtimaliyle karşı karşıya kalıyor.
Filmin tanıtımında aşağı yukarı bunlar yazıyor ancak her zaman dediğim gibi tanıtımlarda sorun var. Hemen bütün filmlerde tanıtım yazıları filmi tam olarak anlatamıyor daha doğrusu filmin asıl çekici yanlarını ortaya koyamıyor. Hatta bazen yanlış bir şekilde anlatılıyor film. Bu filmde Awake de olduğu gibi.
Meydana gelen felaketin anahtarını elinde tutan kişi Jill değil aslında başka bir anahtar daha var. Neyse biraz önce filmden bahsedelim.
Jill çocukları ve onların koruyucu annesiyle yaşıyor ve derken bir gün araçla seyir halindeyken nedeni anlaşılamayan felaket yaşanıyor ve bütün elektronik cihazlar duruyor. Jill ve çocukları araçları durunca göle yuvarlanıyor ve küçük kızı ölüyor kendileri de zar zor çıkıyorlar sudaki araçtan. Küçük kız bir şerifin yardımıyla hayata döndürülüyor. Ve eve dönüp ne olup bittiğini anlamaya çalışıyorlar bu arada uykusuz günler başlıyor. Jill, büyük oğlu ve diğer herkes uyuyamazken sadece küçük kız uyuyabiliyor.
Uyuyamayan insanlar normal olarak yavaş yavaş nörolojik sorunlar yaşamaya başlıyor, zihin bulanıklığı, saldırganlık gibi…
Her filmde olduğu gibi bu filmde klişelere yer verilmiş. Bir felaketin ardından kilisede odaklı buluşmalarda din temelli çözüm arayışları ve onun uzantıları gibi… Jill’in çocuğunun uyuyabildiğini öğrenen günlerdir uyuyamayan kilise cemaatinin aklına birbirinden korkunç çözümler geliyor onlardan biri Jill’in küçük kızını kurban etmek…
Uzatmadan; Jill kızını zar zor kurtarıp, yola çıkmak üzereyken eski amirinden uykusuzluk sorununa çare bulmak için bir laboratuvar kurulduğunu öğreniyor. O da kızıyla oraya davet ediliyor ancak Jill o laboratuvarlarda hiç iyi bir şey yapılmadığını eski tecrübesine dayanarak bildiğinden (Bu da ikinci klişe) kabul etmiyor ve uzun bir yolculuk başlıyor. Çalışan bir araba bulup kızı ve oğluyla daha güvenli yerlere doğru yola çıkıyor. Bu arada standart felaket filmlerinin bir diğer klişesi olan sorunlu aile imajının da gerçekleştiğin belirtelim.
Tabi bu arada herkeste baş gösteren nörolojik semptomlar Jill ve oğlunda da başlıyor. Jill öleceğinden emin bir şekilde kızına hayatta kalma yöntemlerini öğretmeye çalışıyor ve bu arada yolları bir cezaevi firarisiyle kesişiyor.
Jill sonunda pes edip askeri laboratuvara gitmeye karar veriyor ve ondan sonrası daha da gerilimi yüksek sahneler… Bu arada orada başka bir uyuyabilen insan da var.
Çoğu felaket filminde sonlar bellidir; hep insanlık kazanır ve hatta bunun nasıl olacağı da bellidir. Öyle olması da gerekli bana göre; yani insanlık hep kazanmalı. İlginç bir şekilde Awake’i izlerken insanlığın kazanma ihtimali olduğuna dair hiç bir his uyanmıyor. Hatta mümkün değil diye düşünüyorsunuz. Nasıl kazanabilir ki insanlık; çare bulabilecek insanlar nörolojik sıkıntılar yaşıyor. Ne oluyor nasıl oluyor orasını anlatmayalım elbette…
Film klişelerine rağmen soluksuz izleniyor, merak uyandırıyor. Oyunculuk bakımından da başarılı olduğunu düşünüyorum bazı sahnelerde biraz abartılı bulsam da…
Filmin önermesi gayet başarılı işleniyor evet kesinlikle uyuyamayan insanlar aşağı yukarı bu tepkileri verebilir diyorsunuz. Daha ne olsun:) Ben çok sevdim. tavsiye ederim.