Geçen yıl bugünlerde yılbaşında sokağa çıkma yasağı olacağınızı hatta evinizde bile eş dost biraraya gelemeyeceğinizi öğrendiğinizi hayal edin. Edilemiyor değil mi? Ama oldu. Tüm dünyada kısıtlamalar bizi yalnızlaştırdı, görüşmelerimizi uzaktan teknoloji sayesinde yapıyoruz. Bunu biz geçen yıl bile öngöremezken video konferans buluşmalarımız 120 yıldan daha uzun bir süre önce tahmin edilmişti. Hem de net ve makul ölçüde doğru ayrıntılarla işlenmişti. “Karım Budapeşte’deki halasını ziyaret ediyor, büyük kızım Melbourne’da diş hekimliği okuyor, küçük kızım Urallarda maden mühendisi, oğlum Batavia’da devekuşu yetiştiriyor, yeğenim Batavia’daki tarlalarında” diyor yukarıdaki 1896 tarihli karikatüründe.
Bu çizim de Belle Époque mizah dergisi Le rire’de, elle çizilmiş ve Albert Robida‘nın hayal gücüyle üretilmişti. Bir romancı ve aynı zamanda bir sanatçı olan Robida , hikayeleri o yüzyılda gelecek teknolojinin vizyonlarını sunan Le Vingtième Siècle dizisi ile kendi zamanında büyük beğeni topladı. Robida, bu “telefonoskopun” bize ” eğitim, film ve telekonferans ” vereceği bir gelecek de hayal etti.
Robida “telefonoskop” kelimesini icat etmiş gibi görünse de, atıfta bulunduğu fikir türünü ilk yayınlayan kişi o değildi. Verity Hunt, “Cihazın konsepti ilk olarak telefonun 1876’da patentinin alınmasından kısa bir süre sonra ortaya çıktı” diyor . “‘Telektroskop’ terimi, Fransız bilim adamı ve yayıncı Louis Figuier tarafından L’Année Scientifique et Industrielle’de kullanıldı 1878’de; yanlış bir şekilde gerçek olarak yorumladığı ve Alexander Graham Bell’e atfettiği buluşu popülerleştirmek için.” Amaç, bir asırdan fazla bir süre boyunca tam olarak gerçekleştirilemeyecek olsa da, “telefonun kulak için yaptığını göz için yapmaktı”.
Bu hafta bir web kamerasına bir bardak kaldırdığınızda, 2021 yılının inanılmayacak kadar uzak geleceği, ancak bu konuda bugün yaşayan çoğumuzdan daha ileri görüşlü olduğu kanıtlanmış Albert Robida’yı anmayı düşünün.
