Kadıköy Emek Tiyatrosu “Bir Umut” Arıyor

Pandemi koşullarından olumsuz etkilenen tiyatrolar ayakta kalmaya çalışıyor. Böyle giderse salgın bittiğinde gidecek tiyatro bulamayacağız.


Covid-19 pandemisinden en çok etkilenenlerin başında özel tiyatrolar geliyor. Uzun süredir perde açamayan tiyatrolar zor günler yaşıyor. Onlardan biri Kadıköy’ün etkin tiyatro sahnelerinden Kadıköy Emek Tiyatrosu. Kadıköy Emek de pek çok tiyatro gibi zor günleri atlatmaya çalışıyor. Bu kapsamda kasım ayında birçok sanatçının da oyunlarıyla ve atölyeleriyle destek verdiği Dayanışma Festivali düzenlendi. Pandemi koşullarına uygun olarak yapılan ve gösterilere yalnızca 40 seyirci alındı. Festival programında yedi tiyatro oyunu, iki söyleşi, stand-up ve bir de konser yer aldı.

Tiyatrocu Reha Özcan da “Bir Garip Orhan Veli” oyunuyla Kadıköy Emek Tiyatrosu’na destek için sahneye çıktı. “Bir Garip Orhan Veli”, şair Orhan Veli’nin dizeleri yazar Murathan Mungan’ın kalemiyle, Reha Özcan’ın oyunculuğu ve yönetmen Murat Sarı ve Ayşegül Hardeyn‘in yorumuyla izleyicilerle buluştu.

Tabi ki bir tiyatronun yaşaması için bu festival yeterli olmadı üstelik pandemi koşulları sürdüğünden insanlar hala tiyatro sahnelerine gitmeye çekiniyor. Peki ne olacak?

“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.” Mustafa Kemal Atatürk

 

2012 yılında Pınar Yıldırım tarafından kurulan Kadıköy Emek Tiyatrosu, bulunduğu coğrafya ve evrensel sorunları içinde barındıran, anlatısını masalların günümüz gerçekliğiyle biçimlendiren, genç tiyatroculara alan açan ve gittikçe kadın metinlerine daha çok ağırlık veren sahne.

Ve elbette bugünlerde verdiği savaşını dayanışmayla ve 8 Mart için hazırladıkları yeni projeleriyle sürdürüyor.

Kadıköy Emek Tiyatrosu’nun oyunlarından ilham alarak tasarlanan çanta ve kupaları satışa sundukları online mağaza da bunun bir parçası… Bu mağazaya şuradan ulaşabilirsiniz. Çok güzel kupalar ve çantalar var.

Pınar Yıldırım bu yılın yıkıcılığını onarmaya çalıştıklarını, teras sahnesi, sanat söyleşileri, online seminerleriyle üretme çabasını sürdürdüklerini anlatıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için yeni oyun ve sahneleme hazırlıklarına da devam ediyorlar. Yıldırım, “Biz fasulye tanesini pamuğa koyup oradan filizlenmesini bekleyen bir neslin çocuklarıyız” diyen Pınar Yıldırım, “O yüzden mottomuz patlayan tomurcuğa bakıp da coşkulanan insanda hala umut var” diyor.

Özel tiyatrolar için hala bir destek sistemi getirilemedi bildiğim kadarıyla.

Geçtiğimiz günlerde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Dijital Tiyatro” projesi hayata geçirilmişti. Projede eserler “Sesli Oyun” ve “Dijital Oyun” kategorilerinde olacaktı. Şimdilik ayrıntılarını bilmiyorum lakin bunun ne kadar işlevsel olduğuna kuşkusuz tiyatrocular karar verecek. Bir de şu var pandemi nedeniyle sahnesini kapatan tiyatrocular buraya nasıl oyun verecek? oyun çıkarmak öyle basit ya da ucuz bir şey değil. Desteğe ayrıntılı biçimde bakılması lazım.

Açıkçası bu destek yaşama savaşı veren tiyatrolar için lüks olmuş biraz. Diğer sektöreler uygulanan destekler onlara da uygulanmalı. Sıra onlara ne zaman gelecek? Böyle giderse pandemi bittiğinde izleyecek oyun bulamayacağız.

Kadıköy Belediyesi Kadıköy Emek’in sıkıntılarıyla hiç meşgul olmuş mudur merak etmedim değil. Yakında öğreniriz.

Tabi son olarak şunu da ekleyelim; her şeyi başkasından beklemeyip hemen bir el atmak için kadikoyemektiyatrosu.com’u ziyaret edebilirsiniz.