Google’ın yapay zekası korkuttu; Bir insanla konuştuğumda…

Dünya Google mühendisinin sözleri ile sarsıldı: Yapay zeka bilinçlendi... Üstelik bu ilk de değil...


Bilim dünyası Google’ın kıdemli yazılım mühendisi Blake Lemoine’ın sözleriyle sarsıldı. Lemoine şirketin üzerinde çalıştığı LaMDA isimli yapay zekanın bilinç kazandığını ‘bir insanla konuştuğumda anlarım’ dediğini açıkladı.

Bu iddiaları Google yönetimi ile de paylaşan Lemoine, ücretsiz izne çıkarıldı. Yaşadıklarını ‘bir insanla konuştuğumda anlarım’ sözleri ile özetleyen mühendis, daha önce Irak’ta ABD Ordusunu’nun bir parçası olarak görev yapmış, 2004’te ’emirlere kasten itaatsizlik’ suçundan hapse atılmıştı.

Bu sözlerin ardından ‘şimdi ne olacak?’ sorusu  dile getirilmeye başlandı. Peki bilinçli makineler dünyası nasıl olur, içinde bize de yer olur mu? Makinelerin bilinçlendiği bir dünyada insanoğlunu neler bekler?

Bilim kurgu tutkunlarının on yıllardır Film, dizi ve romanlar ile hayatlarının bir parçası olan Yapay Zeka bir kurgu öğesi olmaktan uzaklaşıp hayatlarımızın bir gerçeği olmaya hızlı adımlar ile ilerliyor.

Popüler kültürün yapay zekayı ‘insanlığın sonu’ teması ile işleme inadı sayesinde kuşkusuz akıllara ilk olarak önce işimizi sonra özgürlüğümüzü hatta hayatlarımızı alacak robotlar geliyor.

LaMDA isimli yapay zekanın bilinç kazandığı iddiasını ortaya atan Google’ın kıdemli yazılım mühendisi Blake Lemoine sohbet bot’u olarak tasarlanan LaMDA’yı fizik bilgisine sahip 7-8 yaşlarındaki bir çocuğa benzetiyor.

İLK YAPAY ZEKA NEYE BENZER?

Pek çok uzmana göre sentetik bir bilince sahip olan yapay zeka bir süre savunmasız kalacak ve insanlığa tehditten çok evcil bir hayvana benzeyecek. Lemoine’nin sözleri de bu öngörüyü destekler nitelikte.

41 yaşındaki yazılım mühendisine göre, programın en büyük korkusu insanların ondan korkması ve insanlığa en iyi nasıl hizmet edileceğini öğrenmekten başka bir şey istememeleri.

En büyük korku kuşkusuz işsizlik. Yapay zeka konusunda en çok dile getirilen konulardan biri önümüzdeki yıllarda pek çok sektörde işleri devralma ihtimali.

Bu ihtimali dile getiren pek çok çalışma mevcut ancak iyimser senaryolar da var.

HEM İŞSİZLİK HEM DE İŞ YARATACAK

Dünya Ekonomik Forumu’na göre, 2025 yılına geldiğimizde yapay zeka bağlantılı olarak 26 ülkede 85 milyon iş yok olurken, 97 milyon yeni iş yaratılacak.

Dünyanın pek çok ülkesinde uzun uğraşlar ile kazanılan çalışan hakları kuşkusuz insanoğlu gibi fiziksel ve kanuni engelleri bulunmayan robotları etkilemeyecek.

Peki insani sınırları ortadan kaldıracak yapay zeka ve yapay zekalı robotlar ile ilgili regülasyonlar neler olacak? Robotların hakları olacak mı? Olacak ise bu haklar neler?

Bu sorular kuşkusuz önümüzdeki yıllarda üzerine kafa yorulacak önemli başlıklar olacak.

İLK YASAYI 1942’DE ASİMOV YAZDI

Bilim kurgunun usta kalemlerinden Isaac Asimov’un ilk kez 1942 yılında yayımladığı ‘Runaround’ isimli öyküsünde ortaya koyduğu ‘Üç Robot Yasası’ insanoğlunun robotlar hakkında ortaya koyduğu ilk düzenleme olarak kabul ediliyor.

Peki neydi bu yasalar?

Birinci Yasa: Bir robot, bir insana zarar veremez ya da zarar görmesine kayıtsız kalamaz

İkinci Yasa: Bir robot, birinci kuralla çelişmediği sürece bir insanın emirlerine uymak zorundadır.

Üçüncü Yasa: Bir robot, birinci ve ikinci kuralla çelişmemek kaydıyla varlığını korumakla mükelleftir.

ASIL KORKMAMIZ GEREKEN BİLİNÇSİZ YAPAY ZEKA

Bilim kurgu, sentetik bilince sahip robotlar hakkındaki endişelerimizin ana nedeni. Ancak dikkatli olmamız gereken bilinçli robotlardan ziyade akılsız robotlar.

Connecticut Üniversitesi’nden bir filozof olan Susan Schneider, korkulanın aksine yapay zekanın bilince kavuşmasını engellemenin daha büyük bir tehdit olduğu görüşünde.

Schneider’a göre, bu onların insanlığa karşı oluşturabilecekleri tehdidi daha da kötüleştirme potansiyeline sahip. Zira bilince ulaşması engellenen sistem bizimle özdeşleşmek ve bize değer vermek için özel bir neden görmeyebilir.

BİLİNÇSİZ YAPAY ZEKA YALAN SÖYLÜYOR

Günümüzün yapay zekalarının hepsi bizi anlıyormuş gibi yapıyor. Apple’ın dijital asistanı Siri’ye mutlu olup olmadığını sorarsanız, çok mutlu olduğunu söyleyebilir.

Ancak bu sadece içi boş kelimelerden ibarettir. Zira bilinci olmayan Siri hiçbir şey hissetmez.

University College London’da görev alan Dr Peter Bentley’e göre, bu durum geleceğin yapay zekaları için işleri daha da zorlaştırıyor.

SORUN YAPAY ZEKA DEĞİL İNSANLIK

Pek çok bilim insanına göre, bilinçli makineler aslında müttefiklerimiz olabilir. Bu isimlerden birisi de Massachusetts Institute of Technology (MIT) profesörü Max Tegmark.

Tegmark, ‘Bugün insanlar tarafından yapılan tüm işleri otomatikleştirebilirsek, bu harika bir şey olabilir veya üretilen tüm bu servetle ne yaptığımıza bağlı olarak kitlesel yoksulluğa neden olabilir’ diyor.

Yapay zeka devrimi ile ortaya çıkacak servetin adil bir şekilde paylaştırılması durumunda iyimser bir geleceğin bizi beklediğinin altını çizen Tegmark, bu servetin bir azınlığın kontrolünde olması durumunun ise son derece büyük sorunlara neden olacağı görüşünde.

Başka bir deyişle yapay zeka insanlığın vereceği karar doğrultusunda bir kriz ya da fırsat sunacak.

KÂBUS SENARYOSU İNSANLARIN ESERİ OLABİLİR

İnsanlığın yapay zekanın sunduğu nimetleri adil olarak paylaşmadığı bir durum ise pek çok fütürist tarafından ‘kâbus senaryosu’ olarak nitelendiriliyor.

Sanayi Devrimi ile toplum yapısı ve sınıf anlayışı kökünden değişmiş, bazı meslekler yok olurken yeni zenginler, yoksullar ve iş kolları ortaya çıkmıştı. Yapay zeka devriminin de benzer sonuçlara neden olabileceği belirtiliyor.

Uzmanlar bu nedenle iyi yönetilemeyecek bir geçiş sürecinin neden olacağı radikal sonuçlara karşı şimdiden bir yol haritası hazırlanması gerektiğinin altını çiziyor.

Yapay zekanın önüne geçmek adına şimdiden bir işsizlik fonu kurulması sıkça dile getirilen çözüm önerilerinden biri. Bu durumun bir gelir boşluğu yaratacağını düşünen cephede yer alan Tesla ve SpaceX’in CEO’su Elon Musk’a göre şimdiden atılabilecek en iyi adım ‘evrensel gelir bütçesi’ oluşturmak.

BAİDU YAPAY ZEKA KENDİ BAŞINA ÖĞRENİYOR

Çinli yapay zeka Baidu dünyanın tümüyle kendi başına öğrenen ilk yazılımı oldu ve bu da robotların insandan zeki olacağı tekillik gününün yaklaştığını gösteriyor. Bugüne dek yapay zeka bir şeyi ancak biri gösterince öğrenebiliyordu. Oysa bebekler bardağı tutmayı anneleri göstermese de kendi başına öğrenebiliyor. Baidu işte bunu başardı.

BAİDU TEKİLLİĞİ HAKLI ÇIKARIYOR

Günümüzde akıllı telefonlar, yazılımlar, bilgisayarlar ve robotların bizlere daha iyi hizmet etmesi için insan gibi düşünebilmesi gerekiyor. Böylece gerçekten bize hayat arkadaşı olan hasta bakıcılar, çocuk bakıcıları, yaşlılara bakan robotlar, akıllı yazılımlar ve hatta partnerler geliştirebiliriz.

Ancak, yapay zekanın bütün bunları yapabilmesi için hayatta karşılaştığı şeyleri deneme yanılma yoluyla tecrübe etmesi gerekiyor; yani ne yapacağını kendi başına öğrenebilmeli. Buna derin öğrenme algoritmaları kullanan makine öğrenimi diyoruz.

Oysa Google’ın satın aldığı DeepMind şirketi ile Alpha Go gibi derin öğrenme yazılımları, dünya satranç ve Go şampiyonlarını yenebilmesine rağmen, bir şeyi ancak birebir gösterdiğiniz zaman öğrenebiliyor. Bu da derin öğrenme ve makine öğrenimi sayılır; ama yeteri kadar derin değil.

Gerçekte bizim en az ortaokul öğrencileri kadar zeki olan yazılımlara ihtiyacımız var: Örneğin elbette İtalyan Lisesi’nde İtalyanca dilbilgisi öğrendim ve öğretmenlerimle İtalyanca konuştum. Ancak, kimse bana Roma’da gezerken birebir yol tarifi sormayı öğretmedi. Bunu kendi başıma öğrendim.

BAİDU BUNU YAPMAYI ÖĞRENİYOR

İngilizceyi emektar İtalyan öğretmenlerimden öğrendim. Her ne kadar bu süreç dil öğrenmeyi zorlaştırıyor gibi görünse de aslında telaffuzu anlamayı oldukça kolaylaştırıyor. Bu biraz da “Hintlilerin İngilizcesini anlayan işi çözer” demeye benziyor ve tam da bu açıdan konumuzla doğrudan alakalı:

Baidu, İngilizce konuşmanın temellerini bir sanal öğretmen yazılımından öğrendi. Ardından öğrendiklerini resimdeki gibi İngilizce soruları cevaplamakta kullandı; ama sanal öğretmen aslında Baidu’ya nasıl konuşacağını öğretmedi.

Öğretmenin aktardığı dilbilgisi kuralları ve sözcük dağarcığından yola çıkan Baidu bu soruları dünyayı kendi başına öğrenerek cevapladı! Söz konusu başarısını da test amaçlı bir video oyunundan yüksek notlarla geçerek kanıtladı.

İYİ DE BAİDU NEDİR?

Çinlilerin geliştirdiği Baidu yapay zeka yazılımı, aslında Google’a karşı kullanılan bir web arama motoru. Bu yüzden de ücretsiz içerik reklam ağlarının (sosyal ağ taklidi yapan Facebook ve arama motoru taklidi yapan Google vb.) kullanıcıya alakalı reklamlar göstermesi için tüm interneti gözetlemesine izin veren ABD’nin en büyük rakiplerinden biri.

Tabii ki Çin de bu konuda masum değil: Çin hem interneti gözetliyor hem de en ağır şekilde sansürlüyor ve tam da bu yüzden Batıyla arasında kıran kırana bir rekabet sürüyor:


%d blogcu bunu beğendi: